13. KONU
Bu Kasîde Hazret-î Padişah Şanındadur
Açıklama : Padişah Hazretlerinin Övgüsünde Kasîde
374. Beyit :
Zehî kâmil ki akl-ı nükte-dan derkinde hayrandur
Vücud-ı bîmisâli intihâb-ı nev’-i insandur
Açıklama : Bu ne yüce zattır ki, inceliklere vakıf akıl bile onu idrak etmekte yaya kalmıştır. Çünkü onun benzersiz varlığı insan oğulları arasından seçilmiştir.
375. Beyit :
Felek bir dürc anun zât-ı şerîfi gevher-i yektâ
Cihan bir cism anun hükm-i revân-ı fi’l-mesel candur
Açıklama : Felek bir mücevher kutusu; onun yüce zatı da eşsiz bir cevherdir. Cihan bir cisim ise, onun yürüyen hükmü de adeta can yerindedir.
376. Beyit :
Tarîk-i tâati hem mezhebe hem millete nâfi’
Hilâf-ı meşrebi hem devlete hem dîne noksandur
Açıklama : Ona hizmet etmek yolu, hem mezhep, hem de millet için faydalar getirir; meşrebinin hilafına hareket ise, hem devlete, hem dine eksiklik demektir.
377. Beyit :
İki kısm eylemiş küfr ile îman yeddi iklîmi
Anun hükmindedür ba’zı vü ba’zı kâfiristandur
Açıklama : Küfür ile iman, yedi iklimi iki kısma ayırmıştır; bir kısmı onun hakimiyeti altındadır, bir kısmı ise kâfiristandır.
378. Beyit :
Esâs-ı hükmidür ma’nîde bir sedd-i Sikender kim
Anun Ye’cûcdur bir yanı vü bir yanı insandur
Açıklama : Saltanatın temeli, aslında bir İskender seddidir; onun br yanı ye’cûc bir yanı ise insandır.
379. Beyit :
Binâ-yı kadridür ma’nîde bir âlî imâret kim
Mukarnes tâk-i gerdun ol imâretden bir eyvandur
Açıklama : Kadir ve kıymetinin binası gerçekte yüce bir imarettir; öyle ki; gökkubenin tavanı ancak o imaretin bir eyvanıdır.
380. Beyit :
Muzaffer dâima Sultan Süleyman Hân-ı âdil-dil
Ki her kim tâbi’-i fermânı olmaz nâmüselmandur
Açıklama : Daima muzaffer olan, kalbi adaletle dolu Sultan Süleyman…Her kim onun buyruğuna baş eğmez ise Müslüman değildir.
381. Beyit :
Cihan-gîrî ki gün tek mülk teshîrine azm etse
Muhakkar cilvegâhı arsa-i İrân ü Tûrandur
Açıklama : ( Öyle bir ) cihan hükümdarı ki; güneş gibi, ülkeler elde etmeye niyet etse, at oynatacağı arsaların en değersizi İran ve Tûran olur.
382. Beyit :
Sâhî-tab’ u mürüvvet-pîşedür kim bahr-ı eltâfı
Temevvüc kılsa mevci fakr bünyâdına tûfandur
Açıklama : ( O öyle ) cömert tabiatlı ve iyiliği huy edinmiş ( bir padişahtır ) ki; lutuflarının denizi galeyana gelse, dalgaları fakirlik binasını yıkan tufan olur.
383. Beyit :
Kemîne kimseye kemter atâsı hâsıl-ı deryâ
Muhakkar meclise bezl-i hakîri behre-i kândır
Açıklama : Zavallı bir kimseye en önemsiz bir bağışı deryalar dolusudur; en değersiz bir topluluğa dahi en itibarsız bir saçısı, maden ocağı gibidir.
384. Beyit :
Vücûd-ı pâki-le Hak rahmetidür âleme nâzil
İtâat ehline gösterdiği adl ile ihsandur
Açıklama : Tertemiz varlığı ile, âleme inen Hakk’ın rahmetidir; itaat sahiplerine gösterdiği de adalet ve ihsandır.
385. Beyit :
Süleyman bârgâhıdur yakin heybetlü dergâhı
Kim anda dîvler tâbi’ perîler bende-fermandur
Açıklama : Heybetli katı, Hz. Süleyman’ın sarayı gibidir; öyle ki, orada devler itaat edici, periler ise emir kullarıdır.
386. Beyit :
Muazzam leşkeridür bir bulut kim düşmene andan
Firengîler sadâsı ra’d toplar daşı bârandur
Açıklama : Muazzam ordusu bir buluta benzer; öyle ki, kâfirlerin feryad ve figanı ondan (kopan) bir gök gürültüsü; toplarının gülleri ise ( ondan yağan bir ) yağmurdur.
387. Beyit :
Semendi seğridende lâmi’ olmış ahter-i sâkib
Sipâhı deprenende mevce gelmiş bahr-ı ummandur
Açıklama : O’nun atı, koştuğu zaman, parlayan bir Zuhal yıldızı; askeri, harekete geçtiğinde, coşmuş bir ummandır.
388. Beyit :
Seferde çekmek içün haşmet ü ikbâl esbâbın
Arâbe arş levhi ordusı gerdûn-ı gerdandur
Açıklama : Arş levhası, savaşta (onun) haşmet ve ikbalinin levazımını taşımak için bir araba; dönüp duran felek ise ordusudur.
389. Beyit :
Zamânında yetüp cem’iyyet-i eshâba ârifler
Olup derhem hemin mahbûblar zülfi perîşandır
Açıklama : Arifler ( onun saltanatı ) zamanında zihin ve hatırlarını yalnız Allah ile meşgul etmenin saadetini tattılar; bu yüzden bütün mahbubların üzüntüden zülüfleri darmadağınıktır.
390. Beyit :
Halâyık subh-tek handân olup mihr-i cemâlinden
Dil-i sûzân ile devrinde ancak şem’ giryandur
Açıklama : Mahlûkat ( Onun ) yüzünün güneşinden sabah gibi güler yüzlü olmuştur. Devrinde, gönül ateşi ile yanıp ağlayan, sadece mumdur.
391. Beyit :
Havâdisden mizâc-ı mülk tagyîrine imkân yoh
Kemâl-i adl ile tâ mülke Osmân oğlu sultandur
Açıklama : Hadiselerin gelişmesinden ötürü memleketin mizacında bir bozulma ihtimali yoktur; çünkü ülkede eksiksiz bir adalet ile hükümran olan Osman oğludur.
392. Beyit :
Bihamdillah bugün havf ü hatâdan şer’ nâmûsın
Bulup tevfîk-ı nusret sahlayan Sultan Süleymandur
Açıklama : Allah’a hamd olsun ki, bugün Allah’ın yardımına mazhar olarak şeriatın namusunu korkudan ve hatadan koruyan Sultan Süleyman’dır.
393. Beyit :
Nişân-ı feyzidür ol nusret ü ikbâl kim hâlâ
Ne yan kim azm kılsa reh-beri te’yîd-i Yezdandur
Açıklama : O yardım, zafer saadet, feyzinin işâretidir;öyle ki, şu an ne tarafa doğru yönelmeye niyetlense, rehberi, Allah’ın desteği ve te’yididir.
394. Beyit :
Dil ü candan Fuzûlî izz ü ikbâline ol şâhun
Rızâ-yı Hakk içün dâim duâ-gûy ü serâ-hândur
Açıklama : Fuzuli hak rızası için o şahsın izzet ve ikbaline candan ve gönülden daima duacı ve onu övücüdür.
395. Beyit :
Çü oldur hâmi-i İslâm vâcibdür anun mehdi
Ne kim mehdinden özge söz demiş andan peşîmandur
Açıklama : O İslâm’ın koruyucusu oluğu için, onun övülmesi vaciptir. ( Fuzuli ) onun övgüsünden başka ne söz söylemişse, ondan pişmandır.
396. Beyit :
İlâhî bâki olsun dâim insan-perver ikbâli
Cihân-ı fâni içre tâ binâ-yı nev’-i insandur
Açıklama : İlahi! ( Onun ) insanı koruyup gözeten saltanatı dünya durdukça baki olsun; çünkü o (saltanat), fani olan cihanın içinde insan oğlunun binasıdır.
397. Beyit :
Yârab ki muzaffer ola dâim
Zâtiyle binâ-yı adl kâim
Açıklama : Ya Rab! O daima muzafer olsun; çünkü adalet binası ancak onun zatiyle kaimdir.
398. Beyit :
Şâyetse ana serîr ü efser
Âlemlere adli sâye-küster
Açıklama : Ona taht ve taclar layıktır; çünkü onun adaleti âlemlere gölge salmaktadır.